Oxygen Chrome

7 Eylül 2010 Salı

Soluksuz Rüyalar: Rüya 1



Yalnızlık

Sonbaharın hakim olduğu bir kasabada, yapayalnız kalmıştı Zed. Mevsim tüm sertliğini hissettiriyordu her köşede. Öyle ki sokaklarda cinler at koşturuyordu.
Zed, yalnızlığında verdiği güçle kendini dışarıda buldu ansızın. Yürüdü, sonu belirsiz bir yolda saatlerce. Sanki hipnotize edilmiş gibiydi. Amaçsızca yürüdü sadece. Bilincini kaybetmişti. Gözleri bir heykel gözleri gibi donuk ve soğuktu.
Yolun iki yanı da sisle kaplıydı. Görüş mesafesi çok az olmasına rağmen aniden sola döndü Zed. Yolun kenarında beliren patikada ilerlemeye başladı. Şehirden uzaklaşmıştı ve şimdi bozkırın ortasında yükselen bir tepenin zirvesine tırmanıyordu.
“Ras menel” diye mırıldandı dudaklar. Sonra aynı sözü yineledi. Tekrar ve tekrar.
Ras menel yani göğün zirvesi. Kendini göklere adamıştı Zed. Ona kutsal gibi gelen bu sözü defalarca sayıklayarak göklere bir adım daha yaklaşıyordu. Her yalnız olduğu zamanki gibi yıldızlarla konuşmaya mı gidiyordu? Hiçbir fikri yoktu heybetli evrene biraz daha yaklaşırken.
Vücudu soğumaya, gözleri yanmaya başladı birden. Neden sonra “Olamaz!” diye bağırdı. Parlak yıldızların altındaki tepenin zirvesindeydi. İnanılmaz bir soğukluk kapladı vücudunu. Kollarını birleştirdi göğsünün üzerinde. Dişleri zangır zangır titriyordu.
Ufka yakın duran ay olanca gücüyle parıldayarak göğün zirvesine tırmandı ve dolunay hâline büründü birden. Soğuktan kapanmaya başlayan gözler fal taşı gibi açılıverdi yuvalarında. Göz pınarlarında kalan son göz yaşı damlası da o an düşüverdi alaca toprağa.
Damlanın düştüğü yerde bir delik açıldı düşer düşmez. Açılan delikten de doğaya bembeyaz ışıklar saçan küremsi bir cisim fırladı. Son gördükleri Zed’in psikolojisinin dayandığı son duvarı da kırdı. Ve Zed, kutsal cisim karşısında dizlerinin üzerine çöküverdi.
“Neden?” diye bağırıyordu avaz avaz. “Neden ben?”
“Sen,” dedi ruh. “beni görmek için geldin buraya!” sesi tok ve derinden geliyordu. Açık havada bulunmalarına rağmen ses, yankılanarak ulaşıyordu çocuğa.
Zed anlamayarak başını kaldırdı. Beyaz cisim havada asılı duruyordu. Gözlerinin olmamasına rağmen tuhaftır kendisini izlediğini biliyordu.
“Ben kimseyi görmek için gelmedim.” diye haykırdı tepede. “Benim kimsem kalmadı bu dünyada!”
Tuhaf bir gülme sesi yankılandı tepede.
“Yanılıyorsun.” dedi ruh. “Biz senin aileniz. Ve her zaman yanındaydık. Sen dünyada doğdun ve o senin ailen. Şuan evrendesin ve evren senin ailen. Bu yıldızlar, onların altında uyuyorsun her gece. Onlar senin ailen. Üzerinde diz çöktüğün şu toprak. O da senin ailen. Bütün bunlar ortak bir yapıdır aslında. Her şeyin ortak hâli. Sen de ben de bu yapının unsurlarıyız. Ölsen de bu yapıdan ayrılamayacaksın çünkü öldüğünde, toprağa karışacaksın. Toprak da bunu bilecek ve kardeşini bağrına basacak. Bundan emin olabilirsin. ” dedi gizemli ses ve gitti gökyüzüne doğru hızla uzaklaşarak.
O, kaybolana dek izledi onu Zed. Yorulmuştu. Bu gördüklerine kimseyi inandıramazdı fakat anlatacak kimsesi olduğunu da sanmıyordu. Başı yorgunluğuna teslim oldu ve önüne düştü. Kuruyan göz pınarları tekrar dolmaya başladı. Eğildi alaca toprağa doğru. Alnını toprağa dayadı, kardeşine. Bir yandan da ağlıyordu. Toprağı avuçlarının arasına aldı, kaldırdı ona baktı. Hiçbir şeye anlam veremiyordu. Başının döndüğünü hissediyordu. İçinde garip bir titreşim vardı. Karnından başlayarak yukarıya sıçradı. Gittikçe ağzına yaklaşıyordu. Dayanılmaz bir acı. Ve göklere döndü surat. Ağzından, gözlerinden bembeyaz ışınlar çıktı yıldızlara doğru. Ansızın kaybolup gittiğini sandığı ruhun gizemli sesini duyar oldu.
“Sen bizim kardeşimizsin, Zed. Ve bunu açıkça bize gösterdin.” dedi daha da yankı yaparak. “Artık ruhlar dünyasına girebilirsin. Sen bizim tohumumuzsun. Ruhlar dünyasının ebedi ruhu olacaksın!” diye gürledi ses. Dağlara, denizlere, çöllere kadar ulaşmış gibiydi sesi.
Zed artık bu dünyadan çekiliyordu. Cansız bedeni kardeşi kara toprağa düşerken yüzünden hâlâ ışınlar çıkıyordu ama zayıflıyordu zaman aktıkça. Ve son ışın zerresi de kaybolunca soğuk surattan, Zed ruhlar dünyasına ebediyen geçiş yapmıştı.

Ve sayfa karardı.

0 Yorum:

Yorum Gönder